TİCARET VE ŞİRKETLER HUKUKU

Hukuk Büromuz; yerli ve yabancı şirketlerin kuruluş, kapanış, birleşme, ayrılma ve tür değiştirme gibi işlemlerini kapsamlı ve hızlı bir şekilde yerine getirmek için kesintisiz olarak hizmet vermektedir. Hukuk Büromuz, müvekkili olan şirketlerin ihtiyaç duydukları her zaman yanlarında olma gayreti içerisinde olup, profesyonel ve kapsamlı bakış açısıyla onlara kısa ve uzun vadede yön vermektedir.

İŞ VE SENDİKA HUKUKU

Hukuk Büromuz, gerek şahsi gerekse de toplu iş sözleşmeleriyle ilgili olarak işveren ya da işçileri kapsayan her türlü konuda hukuk ve danışmanlık hizmeti vermektedir. Hukuk Büromuz, iş sözleşmeleri, iç yönetmelik, iş kazaları, mobbing ve işçi alacaklarıyla ilgili konularda çıkan uyuşmazlıklarla ilgili olarak işveren ya da işçi müvekkillerine hizmet vermektedir.

Ceza ve Ceza Muhakemesi Hukuku

Kurucu avukatlarımızın Ceza Hukuku alanında birçok ve devam eden teorik ve pratik çalışmaları; mahkeme, savcılık ve duruşma tecrübeler olması  dolayısıyla ceza soruşturması ve kovuşturması konusunda yüksek deneyim ve birikime sahip olan Büromuz ceza departmanı aşağıdaki hizmetleri sunmaktadır:  

Türk Ceza Kanunu, Ceza Muhakemesi Kanunu ve ilgili diğer ceza mevzuatı çerçevesinde ekonomik suçlara dair ceza davaları, beyaz yaka suçları, örgütlü suçlar, kaçakçılık suçları, zimmet, bankacılık zimmeti, kambiyo mevzuatına dair ceza davaları, sahtecilik, güveni kötüye kullanma ile ilgili ceza davaları başta olmak üzere özellikle Ağır Ceza Mahkemeleri ve Asliye Ceza Mahkemeleri kapsamına giren ihtilafların çözümü, 

Suç duyurusunda bulunma ve soruşturma aşamasında dosyanın takibi, 

Davaların İstinaf ve Temyiz aşamasındaki takibi, 

Anayasa Mahkemesi’ne ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne bireysel başvuru. 

İcra ve İflas Hukuku


Hukuk Büromuz, müvekkillerinin alacaklarının tahsili ile ilgili olarak standart hukuk anlayışının üstünde bir bakış açısıyla hizmet vermektedir. Hukuk Büromuz, farklı bakış açısı ve istihbarat birimleri aracılığıyla borçlulara ulaşıp hızlı bir şekilde tahsilat yapmaktadır. Hukuk Büromuz, müvekkili olan Şirketlere iflas, iflasın ertelenmesi ve iyileştirme projelerinin hazırlanması gibi konularda hukuk ve danışmanlık hizmeti vermektedir.

HAKKIMIZDA

Hukuk Büromuz, her geçen gün daha rekabetçi hale gelen ve küreselleşen dünyada; ulusal ve uluslararası seçkin şirketler, kurum ve kuruluşlar ile yerli ve yabancı müvekkillerine, uluslararası standartlarda ve butik tarzda hukuk ve danışmanlık hizmetleri sunabilmek amacıyla Av. Ahmet ÇELİKBİLEK ve Av. Melisa ACET tarafından İzmir merkezli olarak kurulmuştur.  

Hukuk Büromuz; dava ve icra birimlerinden oluşan, kurumsal, güçlü ve seçkin kadrosu ile müvekkillerimizin geleceğe dönük ihtiyaçlarını karşılayabilmek, rekabet ortamı karşısında geride kalmamak ve küreselleşen dünya düzenine uyum sağlayabilmek amacındadır. Bu sebeple de Hukuk Büromuz; sürekli olarak kendisini yenilemekte, hukuki ve diğer alanlardaki gelişim ve değişimleri izlemekte ve uzun vadeli planlar yapmaktadır. Hukuk Büromuz, konularında uzmanlaşmış kadrosuyla değişen hukuk normlarını düzenli olarak takip etmekte, ihtiyaç duyulan ya da ihtiyaç duyulması öngörülen alanlarda kendisini geliştirmek için yoğun çaba sarf etmektedir. Hukuk Büromuz bu bakış açısıyla, hizmet verdiği müvekkillerinin gelecekteki ihtiyaçlarını da karşılayabilecek donanıma sahip olarak kalıcılığı amaçlamaktadır.  

Hukuk Büromuz, müvekkillerimizin hukuki sorunlarının ülke içerisinde hızlı bir şekilde çözümlenebilmesi için Türkiye'nin hemen her yerinde faaliyet gösteren güçlü hukuk bürolarıyla iş birliği içerisinde çalışmaktadır.  

Hukuk Büromuz, müvekkillerimizin uluslararası alandaki hukuki sorunlarının çözümlenebilmesi için yurt dışında faaliyet gösteren büyük çaplı hukuk bürolarıyla iş ortaklıkları yapmaktadır. Hukuk Büromuz, bu iş ortaklıkları sayesinde kurumsal ve uluslararası bir yapıya sahip olup, müvekkillerinin ihtiyaçlarını çok daha geniş bir coğrafyada karşılayabilir hale gelmiştir.                                                                                                                                                                                                                                                                    

Hukuk Büromuzun müvekkillerine hizmet verirken odaklandığı ilkeler;  

Profesyonellik, Hukuk etiğine bağlılık, 
Sonuç odaklı hizmet anlayışı, 
Hızlı sonuç alma, 
Makul ücretlendirme anlayışı, 
Müvekkillerle şeffaf ve mükemmel iletişim kurma, 
Her müvekkil sorununa farklı çözüm üretme, 
Geleceğe dönük bakış açısıyla müvekkillerini yönlendirme, 
Her türlü gelişim ve değişim takip ederek kendisini sürekli olarak geliştirme, Müvekkillerimize işlerinin; niteliğine, büyüklüğüne ve önemine bakılmaksızın aynı ilginin gösterilmesi.

EKİBİMİZ

BİZ KİMİZ

image description

Ahmet ÇELİKBİLEK

Kurucu Avukat
image description

Melisa ACET

Kurucu Avukat
image description

Özhan DENİZ

Kurucu Avukat
image description

Büşra ÖZTÜRK

Avukat

Makaleler

Mesleki blogunuzu aşağıdaki içerikleri güncelleyerek oluşturabilrsiniz.

  • image description

    Vesayeti Gerektiren Haller

    Vesayeti Gerektiren Haller
    Vesayeti gerektiren haller TMK’nın 404 vd. maddelerinde sayılmıştır. Buna göre:

    Küçüklük: Velâyet altında bulunmayan her küçük vesayet altına alınır. 

    Akıl hastalığı veya akıl zayıflığı: Akıl hastalığı veya akıl zayıflığı sebebiyle işlerini göremeyen veya korunması ve bakımı için kendisine sürekli yardım gereken ya da başkalarının güvenliğini tehlikeye sokan her ergin kısıtlanır.

    Savurganlık, alkol veya uyuşturucu Madde bağımlılığı, kötü yaşama tarzı, kötü yönetim:Savurganlığı, alkol veya uyuşturucu madde bağımlılığı, kötü yaşama tarzı veya malvarlığını kötü yönetmesi sebebiyle kendisini veya ailesini darlık veya yoksulluğa düşürme tehlikesine yol açan ve bu yüzden devamlı korunmaya ve bakıma muhtaç olan ya da başkalarının güvenliğini tehdit eden her ergin kısıtlanır.
             
    Özgürlüğü bağlayıcı ceza: Bir yıl veya daha uzun süreli özgürlüğü bağlayıcı bir cezaya mahkûm olan her ergin kısıtlanır.

    İstek üzerine: Yaşlılığı, engelliliği, deneyimsizliği veya ağır hastalığı sebebiyle işlerini gerektiği gibi yönetemediğini ispat eden her ergin kısıtlanmasını isteyebilir.
     
    Değerlendirme
    Bir kişimim salt yaşlılığı ve hastalığı kkısıtlanması için gerekçe olamaz. Ancak bu kişiye malvarlığını kötü yönetmesi sebebiyle kendisini veya ailesini darlık veya yoksulluğa düşürme tehlikesine yol açması nedeniyle vasi atanabilir. 
     
    Kişinin Sağlığında Yaptığı Tasarrufların Yine O Kişinin Sağlığında İptal Ettirme Problemi
    Bir kişi sağlığında mirasçılarından mal kaçırma maksadıyla bir takım işlemlerle menkullerini ya da gayrimenkullerini 3. kişilere dağıttığı durumlarda henüz o kişi hayatta olduğu için miras hukuku hükümleri devreye girmeyeceğinden tenkis, denkleştirme, saklı pay gibi kavramlara başvurulması mümkün değildir. İlk bakışta TBK’nın muvazaa’ya ilişkin hükümlerine başvurulabileceği akla gelse de muvazalı işlemin tarafı ve hukuki yararı bulunanlar dışında hiç kimse veya kurum muvazaaya ilişkin dava açamaz. Tasarrufta bulunan kimse henüz hayatta olduğundan ve mirasçılık sıfatı henüz gündeme gelmediğinden müstakbel mirasçıların dava açmada hukuki yararı yoktur. Kişinin kendi malvarlığı üzerinde sınırsız tasarruf yetkisi vardır. Ancak bu kişi savurganlığı ve malvarlığı kötü yönettiğinden bahisle kısıtlanabilir. 

  • image description

    Alacaklının Temerrüdü

    Alacaklının Temerrüdü
    Alacaklının temerrüdü TBK’nın 106 vd. maddelerinde düzenlenmiş olup aynen şu şekildedir;

    MADDE 106- Yapma veya verme edimi gereği gibi kendisine önerilen alacaklı, haklı bir sebep olmaksızın onu kabulden veya borçlunun borcunu ifa edebilmesi için kendisi tarafından yapılması gereken hazırlık fiillerini yapmaktan kaçınırsa, temerrüde düşmüş olur.
    Alacaklı, müteselsil borçlulardan birine karşı temerrüde düşerse, diğerlerine karşı da temerrüde düşmüş olur.”

    MADDE 107- Alacaklının temerrüde düşmesi durumunda borçlu, hasar ve giderleri alacaklıya ait olmak üzere, teslim edeceği şeyi tevdi ederek borcundan kurtulabilir.
    Tevdi yerini, ifa yerindeki hâkim belirler. Bununla birlikte ticari mallar, hâkim kararı olmadan da bir ardiyeye tevdi edilebilir.

    MADDE 109- Alacaklı, tevdi edilen şeyi kabul ettiğini açıklamış veya tevdi bir rehnin ortadan kaldırılması sonucunu doğurmuş olmadıkça borçlu, tevdi edilen şeyi geri alabilir.
    Tevdi edilen şey geri alındığı anda alacak, bütün yan haklarıyla birlikte varlığını sürdürür.”

    Alacaklının Temerrüdü 2 şekilde oluşur
    1. Alacaklının daha önce yapması gerektiği işlemlerinin bulunması
    2. Alacaklının ifayı kabul etmeyeceğini bildirmiş olması halinde

    Karşı tarafın alacaklının temerrüdüne düşmesine mani olmak için öncelikle sözleşmenin “aranacak borç” olmaması gerekir. Bu bakımdan “gönderilecek borç” ya da “götürülecek borç” şeklinde sözleşme düzenlenebilir. Ancak sözleşmenin aranacak borç şeklinde düzenlenmesi zorunluluktan kaynaklanıyorsa sözleşmeye şöyle bir ibare eklenebilir:

    Mal ….. tarihinde borçlunun iş yerinde teslim edilecektir. Alacaklı malı teslim almadığı takdirde borçlu masrafları alacaklı üzerinde kalacak şekilde malı ….. adresine götürerek/göndererek borcundan kurtulacaktır.”

    Ancak bunların hiçbiri olmasa dahi TBK’nın 107/2. maddesi ticari mallara ilişkin özel hüküm getirmiştir. Bu maddeye göre borçlu malı ardiyeye teslim ettiği anda borcundan kurtulur. 

Randevu Formu

Lütfen randevu talebiniz için aşağıdaki bilgileri eksiksiz doldurun.

Formunuz iletilmiştir. Teşekkür ederiz.
Submit

amachukuk.org

Şirintepe Mahallesi Anadolu Caddesi No:778 İç Kapı No:14 Pütün Plaza

HARİTADA AÇ